12 Ara 2015

LOS ANGELES, CA -II-

San Francisco'dan kısa süren bir uçuştan sonra LAX havaalanına indik ve hemen araba kiralamaya gittik. Her şeyi önceden internetten ayarladığımız için işimiz kısa sürdü; birkaç belge imzalayıp anahtarı aldık. Arabaya geçip karşımızda o sarmaşık gibi dolanan otobanı görünce Güneş’le birbirimize bakakaldık. Welcome to L.A.:)
plakamız :)
ABD’nin ikinci en büyük şehrindeydik. Her an canlı ve dinamik.. California’nın Amerika’nın tamamından çok farklı bir bölge olduğunu söyleyebilirim. Bilinenin aksine ülkenin oldukça tutucu bir yapısı var. Los Angeles bu anlamda başka bir dünya gibi. Şehrin rahatlığını hemen hissediyorsunuz.

Elimizde yol haritası, kıyı boyunca güneye indik. O koca highwaylerde kaybolmadığımıza inanamıyorum. Bir çıkışı kaçırdın mı bittin, geri dönüşün yok:)

Tatil boyunca konaklama anlamında çok şanslıydık. Yine Heather’ın teklifini değerlendirdik. Kuzeninin Long Beach’te evi vardı ve o tarihlerde şehir dışında olacaktı. İstersek anahtarını bize verebilirdi ve biz orada kalabilirdik. Ne jest ama:) Diyorum ya bu Amerikalılar bir harika, sizin iyi niyetli olduğunuzu anlayıp size güven duydukları zaman her türlü iyiliği yaparlar.

Bir zamanların o çok sevdiğim gençlik dizileri The O.C. ve Beverly Hills (Evimiz Hollywood’da) den hareketle ilk durağımız Orange County (O.C.) oldu.:)

Ama önce kaldığımız yerden bahsedeyim: 

-Long Beach: 
Downtown Los Angeles'ın 35 km güneyinde yer alan L.A. 'den sonra ikinci büyük şehir. Şehrin limanı (Port of Long Beach) dünyanın en büyük ve işlek limanlarından biri. Denizcilik, taşımacılık ve sanayinin kalbi diyebiliriz. 

İlk gece marinada şık restoranların, sanat galerilerinin, güzel dükkanların olduğu bir yere gittik. "Shoreline Village" . O kadar yorgunduk ki çok uzun kalamadık, ama nefis bir yerdi. Kuzenin evi iç kısımdaydı. 

bulanık olsa da oraya dair elimdeki tek resim

Elimizde bavulumuz, anahtarımız sanki her sene geldiğimiz yazlık evimize gidiyoruz. :) Gerçekten de bizim güneydeki yazlık siteler havasında bir yerdi, hiç yabancılık çekmedik. Sahiplerini tanımadığımız evde iki kız bir de evin kedisi 4 gün kaldık. Değişik bir deneyimdi:) 

-The O.C. / Orange County 
Gezimize Redondo Beach ile başladık. Marinasıyla, iskelesiyle, balıkçılarıyla Pasifik'in kenarında güzel bir Pier burası. The O.C. dizisinde takıldıkları cafeyı görüp aynı iskelede yürürken mutlu oldum. :) 

Redondo Beach

Buradan O.C. ye 2 saate yakın bir sürede gittik. O.C. Pasifik'in kıyısında Huntington Beach, Newport Beach, Laguna Beach ve San Clemente'yi içine alan 64 km lik bir sahil şeridine sahip. California'nın en kalabalık üçüncü ilçesi. (Nüfusu 3 milyon) Dizi ve filmlere set olmuş zengin bir bölge. Cafe ve restoranların sıralandığı iç kısımda vakit geçirdik. Çok canlı ve nezih bir yer. Huntington Beach Pier'e karşı oturmuş, orta yaş grubundan oluşan bir koro gördük. Müzik çalışmalarını okyanusa karşı yapıyorlardı. Bayıldım! Bütün günü doyasıya orada geçirdik ama gitmeyi hiç istemedim; yerleşme hayalleri kurdum.


O.C.

Huntington Beach Pier





okyanus kıyısında müzik..

-Hollywood
Rüyada gibiydim. Hollywood’a gitmişim var mı ötesi :) 



Hollywood Bulvarı' nda dünya starlarının o meşhur yıldızlarının yer aldığı yol Walk of Fame. 2500'den fazla artistin yıldızının bulunduğu bulvarda, hayranı olduğunuz starlarla fotoğraf çekilebilirsiniz. Onlara bu kadar yakın olmak heyecan verici :)


stars:)



Meğer hayat burada akıyormuş dedirten canlı mı canlı bir cadde. Sahne performansçılarından figüranlara herkesin bir rolü var. Johnny Depp’in iki tiplemesi yan yana; Kaptan Jack Sparrow ve Willy Wonka. Bu kadar benzetilemez:) İnsanlar deli gibi fotoğraf çektirirken onlar da bahşişi götürüyor. Cadde tiplemelerle dolu, her an karşına biri çıkıyor. Rambo, Spiderman, vs.vs. Yürürken Dracula’nın ağzını boynumda hissedince hafiften bir çığlık kopardım:) Siz onlarla eğlenirken onlar da sizinle eğleniyor yani. California sokaklarında müzisyenlerden ‘Hotel California’yı canlı canlı dinlemek de çok keyifliydi. 


 Kaptan Sparrow ile:)
Rambo beni korur:)

Wax Museum, Hollywood Bulvarı üzerinde bir balmumu müzesi. Kimler yok ki..












dünyanın en kısa kadını 
en yaşlı adam

Meşhur Hollywood yazısını (Hollywood Sign) birçok noktadan görmek mümkün. Biz bulvardan ayrılmak istemediğimizden aynı cadde üzerindeki Kodak Theatre&Highland Center'dan gördük. Burası tören salonu, restoranları, mağazaları ile açık hava bir alışveriş merkezi. Oscar töreni de dahil diğer akademi törenlerine ev sahipliği yapan Kodak Theatre ’ ın adı şimdilerde Dolby Theatre olarak geçiyor.








Chinese Theatre da yine bulvar üzerinde yer alan film galalarına, eskiden ise akademi törenlerine ev sahipliği yapan yer. Tiyatronun beton avlusunda Hollywood ünlülerine ait el ve ayak izleri göreceksiniz.







Universal Studios Amerikan film stüdyolarının olduğu yer. Burada tema parkında birçok etkinliğe katılıp heyecan dolu bir gün geçirilebilir.

Sunset Bulvarı, bar ve gece kulüplerinin olduğu yine ünlü yerlerden. Mekanlara girmek için kapıda kuyruklar görürseniz şaşırmayın. Sıradakiler moda dergilerinden fırlamış gibi :)


-Beverly Hills

Burası nasıl anlatılır bilmiyorum. Başka bir dünya gibi..Her şey kusursuz. Evler, mağazalar, sokaklar, arabalar..


bambaşka bir dünya..
Palmiyelerle çevrili Rodeo Drive üzerinde Versace, Bvlgari, Gucci, Chanel, Valentino gibi lüks mağazalar bulunuyor.


rüya gibi..

Via Rodeo


          

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder